UZUN SÜRELİ İLİŞKİNİN SIRRI NEDİR?
Hoşlanmak ve sevmek aynı şey midir?
Psikolog Zick Rubin’e göre hoşlanma ve sevme birbirinden farklı iki durumu ifade eder. Birisinden hoşlandığımız zaman o kişiye karşı sıcak duygular besleriz ve birlikte geçirilen vakitten keyif alırız. Sevmek ise bu duygularla birlikte bağlanmayı, mahremiyeti de içerir. Sevginin ne olduğunu anlamak konusunda iki farklı yaklaşım vardır. Bunlardan biri sevginin bedensel psikolojik süreçlerle yorumlanmasıdır. Yani o kişiyi gördüğümüzde kalbimizin daha hızlı çarpması, yüzümüzün kızarması gibi durumlarla karşılaşmamızın duygularımızı tanımlamada yardımcı olabileceği düşünülür. Sevgiye dair bir diğer yaklaşımsa onu kendine özel bir süreç olarak ele alır. Sevginin varlığından söz etmemizi sağlayacak çeşitli durumların olduğunu ifade eder. Örneğin özel bir ilişki içerisinde olduğumuzu düşünmek, bağlanma hissi taşımak ve karşımızdakinin mutlu, güvende olduğundan emin olma isteği bunlardan bazılarıdır. Hoşlanma ve sevme arasındaki farkı anlayabilmek adına kendimize bu gibi hislerimiz hakkında bir takım sorular yöneltebiliriz.
Uzun süreli ilişkilerin sırrı nedir?
Bu konuda birçok değişkenin varlığını kabul etmekle beraber, yapılan psikolojik araştırmalara göre üç temel faktörden söz edebiliriz.
Benzerlik: Benzerlik, kişilerin birbirine yakınlaşması konusunda önemli bir faktördür. İnsanlar kendilerine benzeyen kişileri daha çekici bulurlar. Bu nedenle ilişkiye başlama aşamasında da önemli bir rolü vardır. Başlayan bu ilişkinin devamlılığını sağlama aşamasında da benzerliğin etkisini görürüz. Hoşlanılan veya hoşlanılmayan şeylerin benzer olması, olaylar karşısındaki tutumların birbiri ile uyumlu olması ve fiziksel açıdan birbirine eş hissetmek benzerlik başlığına dahil olabilecek birkaç örnektir. Yani çiftlerin kişilik ve algısal yönden birbirine benzemesi ilişkinin uzun sürmesinde etkili olabilir.
Tamamlayıcılık: Tamamlayıcılığa örnek olarak atılganlık-durgunluk, baskınlık-altınlık gibi özellikleri olan çiftleri verebiliriz. Benzerliğin de etkisiyle birçok insan arasından dikkatimizi çeken ve birlikte olmaya karar verdiğimiz kişi ile zaman geçirdikçe tamamlayıcı olabilecek yönleri aramaya başlarız. Bir anlamda çiftler partnerlerini birbirlerinin eksiklerini giderme konusunda destek sağlayıcı bir konumda görmek isteyebilirler.
Olumlu etkileşimler: Uzun süreli ilişkilerde önemli olan bir diğer konu, iki tarafın da ilişkiyi gözden geçirdiklerinde olumlu olan yönlerin olumsuz yönlere galip gelmesidir. Partnerlerin birbirlerine karşı destekleyici olmaları, saygı göstermeleri, birlikte geçirdikleri zamandan keyif almaları olumlu etkileşime örnektir. İlişkide olumlu bir etkileşim olduğunda birliktelikten alınan keyif artacağı için ilişkinin ömrü uzayabilir.
