Hayatımızın bir döneminde mutlaka kendimizi kötü hissettiğimiz olur. Bu dönemlerde psikoloğa ihtiyaç duyabiliriz. Fakat bu ihtiyacımızı karşılamak için psikolog aramaya başladığımızda işin zor kısmıyla karşılaşırız. Çünkü seçeceğimiz psikoloğun beklentilerimizi karşılıyor olması önemlidir.
Her psikoloğun farklı uzmanlık alanları olabilir. Örneğin bir psikolog sadece çocuklarla, sadece yetişkinlerle veya her ikisiyle de çalışabilir. Bu psikoloğun nitelikli olup olmadığını göstermez. Önemli olan psikoloğun yaptığı işi bilimsel ve etik kurallar çerçevesinde yapmasıdır. Bu yüzden ilk aşamada terapi alacağınız psikoloğa görüşmelerin gizliliğine dair ve hangi bilimsel teknikleri kullandığına dair sorular yöneltebilirsiniz.
Fakat bu soruları sormadan evvel öncelikle terapi alabileceğiniz psikologları belirlemeniz gerekir. Çünkü karşınızda çok fazla seçenek olabilir. Bu seçenekleri azaltmak için ilk aşamada terapi yapma yetkisi olması amacıyla psikoloğun unvanının ‘Klinik Psikolog’ olmasına dikkat etmeniz gerekmektedir. Çünkü aslında danışan görme yetkinliği klinik psikologlarda bulunmaktadır. Bu Avrupa ve gelişmiş ülkelerde de yapılan bir ayrımdır. Çünkü klinik psikologlar özellikle psikolojik hastalıklar ve terapi konusunda uzmanlığa sahiptirler.
Eğer ulaşabildiğiniz çevrede klinik psikolog yoksa uzakta bulunan klinik psikologlardan online terapi de almayı düşünebilirsiniz. Klinik psikolog unvanı olması bu açıdan önemlidir.
Psikoloğunuzu seçerken çok genç ya da yaşlı olması bir seçme kriteri değildir. Çünkü psikoterapi hayat tecrübesinden bağımsız olarak bilimsel bir yöntemi içerir. Bu yöntemde var olan gerekli uygulamalar psikolog tarafından biliniyorsa bu yeterli olur.
Aslında psikolog olmak öğrenilen tekniklerin psikoloğun kendi hayatına da uygulamasını içermektedir. Bu yüzden gergin olduğunu ya da depresif olduğunu hissettiğiniz bir psikolog size daha çok zarar verebilir. Zamanla mesleki deformasyon nedeniyle bu tarz durumlar görülebilmektedir.
Psikoloğunuzu seçerken yazmış olduğu birkaç yazıyı önceden okumanız ve konuşması varsa konuşmasını dinlemeniz faydalı olacaktır. Çünkü bu durum hem psikoloğunuzu önceden tanımanızı hem de enerjinizin tutup tutmayacağını test etmenizi sağlar. Terapi uygularken danışan ile enerjinin tutması olumlu sonuç alma şansını arttırır.
Aynı zamanda terapide yargılanmadığınızı hissetmek oldukça önemlidir. Eğer seçeceğiniz psikoloğun yargılayıcı cümlelerini hissederseniz terapiden sonuç almanız zorlaşabilir. Psikoloğunuzun sizin yaşantınıza, yaşadıklarınıza ve düşüncelerinize saygılı olması ve sizi yargılamaması tedavi açısından faydalı olacaktır. Terapinin ilk kuralı zaten koşulsuz kabulleniştir.
Son olarak psikoloğunuzu seçerken ekonomik durumunuza uygun olup olmadığını dikkate alın. Çünkü terapi uzun süren bir süreçtir. Zaman terapi açısından oldukça önemlidir. Hayatınızda bir değişim olacağı için bu değişim motivasyonunuzun gelmesi biraz gecikebilir. Bu sebeple maddi hesaplarınızı en az 2 ay sürecek şeklinde yapmanız önem taşımaktadır.