Depresyon Nedir?

Depresyon, her yaştaki insanda görülebilecek olan, derin üzüntü ve bunaltının eşlik ettiği, günün büyük zamanında değersizlik, küçüklük, güçsüzlük, isteksizlik, karamsarlık gibi düşüncelerin hakim olduğu psikolojik bir hastalıktır.

Depresyon Belirtileri Nelerdir?

  • Umutsuzluğa kapılma ( hiçbir şey asla daha iyi olmayacak, ne yaparsam yapayım hiçbir şeyi değiştiremem gibi..)
  • Eskiden zevk alınan şeylerden zevk alamama ( sosyal aktiviteler, hobiler, sex gibi daha önce sizi mutlu eden aktivitelere karşı ilgi kaybı )
  • Kilo değişiklikleri
  • Uyku düzensizlikleri
  • Öfke ve huzursuzluk ( olaylara karşı tolerans seviyesinde düşüş, herkes ve herşeyin sizin sinirlerinizi bozması)
  • Çabuk yorulma
  • Enerji düşüklüğü ( tüm vücudunuzun ağırlaşması)
  • Kendinden nefret etme
  • Suçluluk hissi (çocuklarıma iyi bir anne olamadım, bir çok yanlış yaptım)
  • Yetersizlik ve değersizlik
  • Sorumsuzca davranışlar
  • Konsantrasyon problemleri (odaklanma, karar verme, hatırlamada güçlük )
  • Sebebi belli olmayan ağrılar
  • Ölüm ve özkıyım düşünceleri
  • Hareketlerde yavaşlama
  • Ağlama krizleri

Depresyonda Dış Görünüş Nasıl olur?

Bir psikoloğun psikolojik hastalıklara dair inceleme yaptığı önemli alanlardan birisi de dış görünüştür. Bu dış görünüşle değerlendirilen şey kişinin bakışları, davranışları, mimikleri, ses tonu, öz bakımı vb.dir.

Depresyon hastalarında genel olarak;

  • Yüz çizgileri belirgin,
  • Alın çizgileri derinleşmiş
  • Omuzlar çökük
  • Yüzde üzüntülü bir ifade
  • Hareketlerde genel bir yavaşlama
  • Sıkıntılı ve tedirgin bir görünüm
  • Ses tonu kısık

Depresyon Nedenleri Nelerdir?

  • Depresyonun birden fazla nedeni olduğu bilinmektedir. Bu nedenler arasında;kalıtım,
  • beyin yapılarında değişimler,
  • endokrin sistemde bozulmalarsayılabilir.

Depresyon Toplumda Ne Sıklıkla Gözükür

Depresyon, toplumda %16 oranında karşımıza çıkmaktadır. Erkekler için bu oran %8-12 iken, kadınlarda %20-26 oranlarındadır. Kadınlarda erkeklerden iki kat daha fazla görüldüğü söylenebilir ancak yapılan son araştırmalarda erkeklerin de depresyon oranının yükseldiği tespit edilmiştir. Kadınlarda depresyon en çok 35-45 yaşları arasında görülürken, erkeklerde 55 ya civarında görülmektedir.

Depresyon ve intihar

Depresyon, intihar için büyük bir risk kaynağıdır. Çünkü depresyondaki bireyler çoğunlukla düşünce yapılarındaki zayıflamadan kaynaklanan, yaşamın anlamsızlığı düşüncesine inanmaktadırlar. İntiharı hissettikleri acıdan kurtulmanın tek yolu olarak görebilirler. Kendilerini değersiz ve yetersiz gördükleri için de intihar etme riskleri sağlıklı bireylere göre artar.

  • Çevrenizde değer verdiğiniz birinin intihar düşünceleri ve girişimleri varsa;
  • Kendini öldürmek veya zarar vermek hakkında konuşuyorsa
  • Kendini tamamen umutsuz ve kapana kısılmış hissettiğini tekrarlıyorsa
  • Sorumsuzca ve kendine zarar verme olasılığıyla hareket ediyorsa( örn. Kırmızı ışıkta hızlanıyorsa)
  • Veda etmek amacıyla yakınlarını arıyor veya ziyaret ediyorsa
  • Herkes bensiz daha iyi olacaktır, yaşamak istemiyorum diyorsa
  • Duygu durumu çok ani bir şekilde değişiyorsaDikkatli olunmalıdır.

Eğer siz intihara meyilli hissediyorsanız;

Depresyonda oluğunuz zaman, problemleriniz çözülmeyecekmiş, sıkıntınız asla geçmeyecekmiş gibi hissedebilirsiniz. Ancak zamanla daha iyi hissedeceksiniz ! Özellikle de yardım alırsanız. Pek çok insan size bu zor zamanlarınızda yardımcı olmaya hazır ve istekli.Lütfen bize ulaşın ya da en yakın sağlık kuruluşuna başvurun.Aile yakınlarınızdan veya yakın arkadaşlarınızdan birini arayın ve onunla görüşmek istediğinizi söyleyip durumu anlatın.Unutmayın ki; intihar düşünceleri ve girişimleri son yardım çağrıları gibidir

Depresyon ve Cinsellik

Depresyon hastaları cinsel yaşamlarında birtakım sorunlar yaşarlar. Depresyon ile birlikte orgazm olamama, erken boşalma, ereksiyon sorunları, ıslanamama gibi problemler görülebilir. Farklı tedavi yöntemleri ile bu sorunlar giderilebilir.

Cinsellik, içgüdüsel bir istekle tetiklenen ve beyindeki kimyasallarla çalışan bir ihtiyaçtır. Her bireyin cinsel yaşamı farklı istekler, davranışlar ve fanteziler içerebilir. Fakat temelde her insanda aynı mekanizma aktif olur. Cinsel organlara giden uyarılar beyindeki nörotransmitterler ve sinyaller ile sağlanır. Depresyon hastalığı da beyinde bulunan nörotransmitterler üzerinde bozumalara sebep olduğu için cinsel yaşamı da olumsuz şekilde etkileyebilir. Depresyon tanısı koyulan birçok erkek ve kadının cinsel istekte azalma ya da hiç cinsel istek duymama gibi şikayetler duymaları bu nedenledir.

Depresyon'da doktorlar tarafından başlanan antidepresanların da bazı yan etkileri olabilmektedir. Beyin kimyasalları üzerinde etki etmeye çalışan antidepresanlar aynı zamanda yine cinsellikle ilgili olan bölgelerin de etkilenmesine sebep olmaktadır. Bu yüzden cinsel problemler gündeme gelebilmektedir. İlaç dozu arttıkça, şikayetler de artabilmektedir.



Uzun süreli antidepresan kullanımıyla birlikte görülebilen erkeklerde ve kadınlarda bazı cinsel problemler;

  • Sertleşme problemleri ya da geç boşalma
  • Orgazm olamama
  • Islanamama ve penetrasyon evresinde ağrı

Depresyon çocuklarda da görülebilir mi?

Evet, çocukluk döneminde de depresyon görülebilir. Tedavi edilmezse bu durum çocuk açısından büyük risk taşımaktadır. Çünkü çocuğun gelecek yaşamında kişilik yapısının yanlış şekillenmesine de sebebiyet verebilir ve yetişkin yaşamında bir çok problemi beraberinde getirebilir. Çocuklarda depresyon belirtileri bazen erişkinliktekinden ayrılabilir. Okul reddi, hastalık uydurma, ebeveynlerini kaybetme kaygısı, okul sorunları biçiminde kendini gösterebilir.

Depresyon Tedavisi

Depresyon tedavisi çoğu psikolojik hastalıkta olduğu gibi kişiden kişiye değişebilen tedavileri içerir. Çünkü her birey depresyonu farklı şekilde yaşar ve her bireyin farklı kişilikleri olduğundan dolayı depresyon ile mücadele etme yöntemleri farklıdır. Özellikle uygulanacak olan psikoterapi türleri arasından doğru seçimi yapmak tedavi için önemlidir.

Depresyon da ruhsal bir rahatsızlık sayılmaktadır. Ancak tedavi edilebilmektedir. Depresyonlu kişilerin çoğu tedaviye olumlu yanıt vermektedir. Tedavi sonrasında neredeyse tüm hastalarda semptomların azaldığı ve yaşam kalitesinin arttığı gözlemlenir.

Öncelikle bir tanı ya da tedaviden önce bir uzman ile görüşülmelidir. Fiziki muayene yapıldıktan sonra ruhsal bir değerlendirme yapılmalıdır. Çünkü depresyon problemi fiziksel bir rahatsızlıktan da kaynaklanıyor olabilir. Özellikle tiroid problemleri, depresyon belirtilerini ortaya çıkarabilir. Tiroid ile ilgili rahatsızlık tedavi edildikten sonra da depresyon semptomlarında da azalma görülür.

Depresyon belirtilerinin kişilerde bulunması kişinin depresyon tanısı olduğunu göstermez. Her insanın duygu durumunda farklı zamanlarda değişimler olabileceği gibi kişiler de bazen kısa süreli depresyon belirtilerini taşıyabilir fakat bu kişinin depresyon olduğunu göstermez. Depresyon tanısı almak için belli bir süre kişide bulunan depresyon belirtilerinin devam etmesi gerekir. Bu yüzden tanı koymak için uzman ile görüşülmelidir.

Durumu değerlendirmek, bir tanı koymak ve bir hareket planı belirlemek için spesifik semptomları, ailenin tıbbi geçmişini, çevresel faktörleri tespit etmek önemlidir.

Depresyon tedavisinde genel olarak ilaçlar ve psikoterapi yöntemi birlikte kullanılır. En iyi sonuç da bu şekilde alınmaktadır. Bazı durumlarda nörolojik sorunlar, kişilerin depresyona girmesine neden olabilir ve tedavi süreçlerini etkileyebilir. Bu durumlarda da kişinin beyin kimyasını düzenlemeye ve değiştirmeye yardımcı olunması için antidepresanlar kullanılır.

Depresyon hastaları ilaç kullanmaya başladıktan 2-3 gün sonra ilaçların etkilerinin göstermesi beklentisine girebilirler. Bu durum gayet normaldir çünkü kişi biran önce bu hastalıktan kurtulmak istemektedir. Fakat işin aslı, depresyon tedavisinde antidepresan kullanımının ilk haftalarında biraz iyileşme olsa da asıl etki iki yada üç ay sonrasında görülmeye başlar. Antidepresanın kişiden kişiye değişen etkileri olduğu için semptomlar azalsa da doktorlar ilacın 6 ay kullanılmasını tavsiye ederler.

Depresyon tedavisinde psikoterapi sıklıkla kullanılmaktadır ve birçok farklı psikoterapi yöntemi bulunmaktadır. Bu yöntemlerden tedaviye en uygunu seçilir ve uygulanır. Kişilerin en çok merak ettikleri kısım olan psikoterapi sürecinde kişi ,farkında olmadan kullandığı hatalı bilişlerin farkına varır. Bu farkındalıkla birlikte kişide oluşan motivasyon kişinin iyileşme yolunda ilk adımıdır. Sonrasında kullanılan farklı terapi teknikleri ile hastalık tedavi edilir.

Depresyon tedavisinde, elektrokonvülsif tedavi (ECT) de kullanılmaktadır. Genellikle tedaviye yanıt alınamayan majör depresyon hastalarında uygulanır. Bu tedavide anestezi altındaki hastanın beynine kısa elektrik akımları verilir. Bu tedavi, uzman psikiyatr, anestezi uzmanı ve bir hemşire ekibi tarafından uygulanabilir.

Eğer dostlarınıza ve sevdiklerinize verdikleri bu mücadelede destek olmak istiyorsanız, onları bizlere yönlendirebilirsiniz. Unutmayın ki depresyon herkes için büyük bir risk faktörüdür

psikoloji   psikolog   uzman psikolog   psikiyatr   psikiyatır   psikolog doktor   psikiyatri   psikoterapi   ahmet metehan er   klinik psikolog   uzman klinik psikolog   psikolojik danışman   psikolojik destek   aile terapisti   aile terapisi   çift terapisi   çift sorunları   çocuk terapisi   çocuk ergen psikolojisi   depresyon   anksiyete   stres   kaygı   kaygı bozukluğu   stres bozukluğu   anksiyete bozukluğu   öfke   öfke kontrolü   bilinçaltı   bilinçdışı   istanbul   istanbul psikoloji   istanbul psikolog   izmir   izmir psikolog   izmir psikoloji   online terapi   terapi   psiko   cinsel işlev bozukluğu   erken boşalma   vajınusmus   cinsel isteksizlik   ereksiyon problemleri   site içindeki tüm yazı başlıkları(aldatma aldatılma   bipolar vb…)   psikolojik testler   psikolojik tedavi   bilinç   bodrum   muğla   bodrum psikoloji   bodrum psikolog bodrum psikiyatr   bodrum psikiyatri   asosyal   deli   delirmek   rahatsızlık   psikolojik deli   psikolojik hasta   psikolojik takıntı   pisikolog   pisikoloji   pisikiyatri   pisikiyatır   iyi değilim   kötü hissetmek   yaşam koçu   hayat koçu   aile koçu   psikoloji koçu   motivasyon   korku   korkmak   ağlamak   sürekli ağlamak   baş ağrısı neden olur   baş ağrıları   somatizasyon   yalnızlık   hareketsizlik   enerji düşüklüğü   uykusuzluk   panik   paranoyak   çok düşünmek   birlikte olamama   heyecan   dikkatsizlik   unutkanlık   titizlik   müthiş psikoloji   psikoloji sıralama   psikoloji taban puanları   hayır diyebilme   psikoloji puanları