Boşanma Süreci
Boşanma, evli çiftlerin karşılıklı anlaşarak ya da taraflardan birinin isteği üzerine gerçekleşen eşlerin ayrılması durumudur. Kimse boşanmak için evlenmeyeceği gibi, yapılan araştırmalara göre evliliklerin yarısı ilk 7 yılda ayrılıkla sonuçlanmaktadır. Bu oran evlilik süreci ile ilgili ciddi problemlerin varlığını göstermektedir.
Boşanma süreci yavaş işleyen ve bazı basamakları içerisinde barındıran bir süreçtir. Bu basamaklar biz farkında olmasak da boşanma kararının alınmasında ciddi önem taşımaktadır. Boşanma kararını almadan önce bilinçli ya da bilinçdışı bir şekilde işleyen düşünce süreçleri aşağıdaki gibi olabilir:
- Hayatlarında yaşanılan sorunların evlilikten kaynaklandığı
- Evliliği kurtarmak için eşlerden birinin ya da her ikisinin elinden geleni yaptığı
- Her iki tarafın da ilişkiye yeterince zaman tanıdığı ve artık bitmesi gerektiği
- Boşandıktan sonraki zamanda sorunlarla baş edilip edilmeyeceği düşünceleri
- Boşanma aşamasında çocuk nasıl etkilenir?
Bu tarz düşünce içerikleri eşlerde olabilmektedir. Eşler aynı zamanda boşanma sürecinde yoğun bir kaygı ve korku da hissedebilirler. Boşanma sürecinde bireyler sıklıkla; sürpriz, şok, kızgınlık, ayıp duygusu, derin üzüntü ve acı, umutsuzluk, bağımlılık, kararsızlık, yalnızlık, güvensizlik gibi duyguları yaşayabilirler.
Hayatımızda yaşadığımız geçiş dönemlerinin psikolojimiz üzerine bir çok etkileri bulunmaktadır. Boşanma evresi de bu ciddi geçiş evrelerinden bir tanesidir. Geçiş evrelerinde hem duygusal olarak hem de fizyolojik olarak hassas oluruz. Yaşanılan olaylar da bu yüzden geçiş dönemlerinde bizleri olumsuz etkilemesine sebep olabilmektedir. Hatta çözülemeyen depresif duygu durumu sonucu boşanma süreci travma niteliği de taşıyabilmektedir. Bu yüzden boşanma sürecini uzman desteği ile atlatmanız ruh sağlığınız açısından yararlı olacaktır.